© Yeraltı Haber 2021

Egeli Madenciler İş Kazalarının Önlenmesine Odaklandı!

Ege Maden İhracatçıları Birliği, Avrupa Birliği ve Türkiye tarafından finanse edilen, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı yürütücülüğünü yaptığı “Madencilik Sektöründe İş Sağlığı ve Güvenliğinin Geliştirilmesi” hibe programı çerçevesinde hazırladığı proje ile hibe almaya kazanan kurumlardan biri oldu.

Ege Maden İhracatçıları Birliği TİM Genel Kurul Delegesi Prof. Dr. Faruk Çalapkulu’nun moderatörlüğünü yaptığı projenin hibrit düzenlenen açılış toplantısı Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı İsmail Gülle, Ege Maden İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Mevlüt Kaya, İstanbul Maden İhracatçıları Birliği Başkanı Aydın Dinçer, TÜMMER Başkanı İbrahim Alimoğlu, Türkiye Madenciler Derneği Başkanı Ali Emiroğlu, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Avrupa Birliği ve Mali Yardımlar Daire Başkanı Süreyya Erkan, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürü Cafer Uzunkaya, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı MAPEG Genel Müdürü Cevat Genç’in katılımıyla gerçekleşti. Dokuz Eylül Üniversitesi Maden Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi, Proje Koordinatörü Prof. Dr. Bayram Kahraman da projenin genel detaylarıyla ilgili sunum yaparak bilgi verdi.
İş ve işçi sağlığına, iş ve işçi güvenliğine azami özen gösterilmesi gereken bir iş kolu olduklarını söyleyen Ege Maden İhracatçıları Birliği Başkanı Mevlüt Kaya, “Madencilik ve Doğal taş sektöründe iş kazalarının ortadan kaldırılmasını amaçladığımız Madencilik Sektöründe İş Kazalarının Önlenmesi İçin İş Sağlığı ve Güvenliği Uygulamalarının Geliştirilmesi Projemiz, Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından 89 hibe oranıyla 206 bin 389 Euro değerinde bütçe almaya hak kazandı. Dokuz Eylül Üniversitesi Maden Mühendisliği Bölümü’yle birlikte yürüttüğümüz bu projenin yazılma kararı verildiği andan itibaren, tüm aşamalarında çok başarılı bir ekip çalışması gerçekleştirdik.” dedi.

Hedef, Türkiye'deki İSG uygulamalarını AB ülkeleri seviyesine yükseltmek
Projenin genel amacının iş kazaları ve yaralanmaları azaltmak olduğundan bahseden Kaya, bu amaca ulaşmak için Türkiye'de doğal taş madenciliği sektöründe iş sağlığı ve güvenliği (İSG) konularında farkındalığı arttırmayı hedeflediklerine değindi. Kaya, “Doğal taş sektörümüzde iş kazalarını önlemek için daha fazla işveren ve çalışana ulaşmak için İzmir, Balıkesir, Afyon, Bilecik, Denizli, Burdur, Antalya ve Muğla’da İş Sağlığı ve Güvenliği çalıştayları ve eğitimleri düzenleyeceğiz. İnsan kaynakları düzeyini artırmak için bilgi sağlanması, (İSG Kılavuzları, mobil uygulama, Animasyon Filmi ve filmin sanal gerçeklik (VR) gözlükleriyle tanıtımı risk analizi, güvenlik çalışma koşulları vb.), İSG kültürünün oluşturulması ve mevcut durumun kapasitesinin güçlendirilmesi, Türkiye'deki İSG uygulamalarını AB ülkeleri seviyesine yükseltmek için İtalya'daki madencilik şirketlerinin ziyaret edilmesi, seçilen en az iki pilot madencilik şirketinde İSG odaklı uygulamalı eğitimler düzenlenmesi, hazırlanan tüm belgelerin ve görsel malzemelerin ilgili firmalara ulaştırılmasının sağlanması, maden sektöründe çalışanlar için gerekli olan tekstil koruyucu kıyafetler ve koruyucu donanımlar üzerine çalışılması proje boyunca odaklanacağımız süreçler olacak" diye konuştu.

7 milyar dolar ihracata ulaşmak için “sürdürülebilir madencilik”
Mevlüt Kaya, Türk doğal taş sektörünün dünya rezervlerinin yüzde 35'ine sahip olmasına karşın, yıllık 2 milyar dolarlık ihracat rakamıyla dünya doğal taş ihracatından yüzde 10 civarında aldığını sözlerine ekledi. Kaya, “Projeden elde edilen çıktılar, doğal taş madenciliği sektöründe İş Sağlığı ve Güvenliğinin AB ülkeleri düzeyine yükseltilmesi konusunda farkındalığın artırılmasına katkı sağlamanın yanında, doğal taş madenciliği sektöründe koruyucu sağlık ve güvenlik kültürünün geliştirilmesi, doğal taş madenciliği sektöründe üniversite-sanayi iş birliğinin artırılması gibi sonuçları sağlayacağı gibi Türkiye'nin 7 milyar dolar doğal taş ihracat hedefine ulaşmasına da olumlu katkı sağlayacağına inanıyoruz. Sürdürülebilir madencilik ve verimlilik için iş sağlığı ve güvenliği uygulamalarının öneminin sektör olarak farkındayız. Bizim dışımızda doğal taş ocakları özelinde 3 farklı projenin, yer altı işletmeleri ile ilgili ise birden fazla projenin desteklenmesi bunun en büyük göstergesi. İş Sağlığı ve Güvenliğiyle istihdam kalitesinin artması ve Türkiye'de doğal taş madenciliği sektöründe iş kazalarının ve yaralanmaların azalması, itibarın artması, madencilik sektöründe yeni yaklaşımların geliştirilmesi şeklinde sonuçlar doğuracaktır" açıklamasında bulundu.
"Maden sektörünün 40 milyar dolara yakın katkısı var"
TİM Maden Sektör Kurulu Başkanı, İstanbul Maden İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Aydın Dinçer de, “Önce insan dediğimiz bu yolda bu projenin Türk madenciliğine çok büyük faydaları olacaktır. Maden ihracatı 5,6 milyar dolar seviyelerinde gezerken tüm sanayilere sağladığı hammaddeyle 40 milyar dolara yakın bir katkısı var Her sektörün hammaddesi. Sektörün gelişmesi ve dünyadaki tüm örneklerin Türkiye’de de uygulanacağı adımları destekliyoruz” sözlerine yer verdi.
"Egeli ihracatçılarımız 'Sürdürülebilir Madencilik' mottosuyla çalışıyor"
Dünyada her yıl işle ilgili kaza ve hastalıklar sonucunda 3 milyonda fazla insanın hayatını kaybettiğini, her yıl her yıl 160 milyon yeni meslek hastalığı vakası ile 300 milyon ölümcül olmayan iş kazası meydana geldiğini açıklayan TİM Başkanı İsmail Gülle ise: “İş sağlığı ve güvenliği, küresel bir sorun olarak varlığını korusa da, bizler sürdürülebilir kalkınma hedeflerimiz doğrultusunda, bu küresel soruna ulusal düzeyde ve kendi işletmelerimiz düzeyinde çözümler üretmeye devam etmek durumundayız. Egeli ihracatçılarımız bir yandan üretim ve ihracatını artırmaya odaklanırken bir yandan da “Sürdürülebilir Madencilik” mottosuyla, iş sağlığı ve güvenliği bilincinin artırılmasına yönelik çalışmalar yürütüyor. Özellikle madencilik sektöründe, iş sağlığı ve güvenliğine yönelik gerçekleştirilen tüm çalışmalar önem arz ediyor. Bu kapsamda, projenin hayata geçmesini çok önemli bir gelişme olarak görüyoruz. Proje kapsamında, farklı illerde düzenlenecek çalıştaylar, eğitimler, seminerler, ziyaretler ve simülasyonlar vasıtasıyla, çalışanlarımız iş sağlığı ve güvenliği alanında bilinçlendirilecek. Ayrıca, onlara daha iyi bir çalışma ortamı sunulması adına çeşitli faaliyetler yürütülecek” diye sözlerine devam etti.
İş kazaları geçmişe oranla azaldı
Madencilik sektörünün Türkiye’ye katma değer sağlayan en önemli sektörlerden biri olduğunu anlatan İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdür (İSGGM) Yardımcısı Furkan Yıldız, “Güvenlik kültürünün oluşturulması için çalışıyoruz. 17,6 milyon euroluk bu proje ilk hibe teşviği özelliğini barındırıyor. Sadece madencilik değil birçok projenin finanse edilmesine kaynak sağladı. 400 projenin arasından sıyrılarak başarı gösteren EİB’i ve tüm paydaşları takdir ediyorum. Tüm AB projelerinde olduğu gibi en önemli göstergemiz sürdürülebilirlik. Madencilik sektörü ölümlü iş kazasında en yüksek orana sahip sektörlerden biri. Aldığımız tedbirlerle EİB gibi birliklerimizin taşın altına elini sokarak gösterdikleri iradeyle iş kazaları geçmişe göre azaldı” diye konuştu.
"Madencilik sektöründeki iş kazalarının önüne geçecek"
Türkiye Kömür İşletmeleri Genel Müdürü, Türkiye Kömür Üreticileri Derneği Başkanı Hasan Hüseyin Erdoğan madenciliğin en riskli sektörlerden biri olduğunu, bu riski bertaraf etmek için iş sağlığının çok önemli olduğundan bahsetti. Erdoğan, “Hem iş kazalarının azaltılması, verimin artırılması, işte sürekliliğin sağlanması ve ülke ekonomisine daha çok kazandırılması için gereken önlemleri en üst düzeyde almamız gerekiyor. EİB’in projesini son derece önemsiyorum. Madencilik sektöründeki iş kazalarına daha da önüne geçeceğine inanıyorum, çok büyük kazanımlar elde edeceğiz” dedi.
"Güvenli ve insan odaklı madenciliğin bir kültür haline gelmesine katkı sağlayacak"
Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürü Cevat Genç ise “Yöneticilerin, çalışanların kazaların önlenmesi konusunda farkındalığının bilincin artması şart. Bu da eğitimle mümkün. EİB’in projesi güvenli ve insan odaklı madenciliğin bir kültür haline gelmesine katkı sağlayacak. 2019’a nazaran 2020 yılında ölümlü kaza sayısının düştü. Sektörün tüm paydaşları büyük bir çaba içinde” açıklamasında bulundu.
Aydın Sanayi Odası Başkanı Mehmet Yunus Şahin, “Sektörümüz 5 milyar dolar ihracat yapan bir sektör gibi gözüküyor. Ancak sanayi sektörünün güçlenmesi yönünde madenciliğin birçok kolu sanayiye kaydırıldı. 5 milyar dolarlık ihracatımızın etkilediği sektörlerle 40 milyar dolarlık katma değer oluşturuyor” diye konuştu.

"Bir insanın yaşamının yitirilmesi değil, burnunun kanamasının dahi önüne geçmeliyiz"
TOBB Madencilik Meclisi Başkanı İbrahim Halil Kırşan da dünya madencilik endüstrisi yeni olgu ve politikalardan doğrudan etkilendiği için, sürdürülebilir kalkınma çerçevesinde sürdürülebilir madenciliği herkes belleğine yerleştirmeli görüşüne yer vererek “Madenciliğin yeni dönemdeki kodlarının içinde iş sağlığı ve güvenliği birincil planda. Bu yüzden EİB’in projesi hayati önemde. Çalışma koşullarının sağlık ve güvende olması, çevre dostu yöntemlerin kullanılması, Ar-Ge ve yüksek teknoloji, hesap verilebilirlik ve şeffaflık önem arz eden konular arasında. Sosyal onay ve toplumsal kabul çerçevesinde süreci yönetmeliyiz. Bir insanın yaşamının yitirilmesi değil burnunun kanamasının dahi önüne geçmeliyiz” açıklamasında bulundu.
"İş kazaları azalacak, farkındalık artacak"
TÜMMER Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Alimoğlu ise “Çalışanlarımızın iş sağlığı ve güvenliğine aktif katılımını teşvik etmek, proaktif bir yaklaşım benimsemek ve tüm çalışanlarımızın iş sağlığı ve güvenliğinin iyileştirilmesini sağlamak zorundayız. EİB’in projesinin mermer doğal taş sektöründe iş kazalarının azaltılacağı, farkındalık artıracağı beklentisi içindeyiz” diye aktardı.
"Maden sanayinin itici gücü"
Dünyanın iki temel sektörün birinin tarım diğerinin ise madencilik olduğunu anlatan Türkiye Madenciler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Ali Emiroğlu, madenlerin sanayinin itici gücü olduğunu, bütün STK’ların katkılarıyla iş sağlığı ve güvenliğinde her geçen gün daha da iyiye gidildiğini sözlerine ekledi.
"EİB’in projesi Türkiye’de ilk defa bu alanda hibe bazlı başlattığımız bir örnek"
Avrupa Birliği ve Mali Yardımlar Daire Başkanı Süreyya Erkan, “Proje insana ve emeğe verdiğimiz emek doğrultusunda çalışanlarımızın, işçi ve işverenlerimizin farkındalığının artırılması için riskleri analiz edebilen önleyici bir yaklaşımla oluşturuldu. EİB’in projesi Türkiye’de ilk defa bu alanda hibe bazlı başlattığımız bir örnek. İş sağlığı güvenliği kültürü en üst seviyede yaygınlaştırılacak. Çalıştaylar, eğitimler gerçekleştirilecek. İnsan kaynakları kapasitesini destekleyeceğiz, geniş çaplı, etkin, yüksek katma değerli bir fayda sağlayacak.” dedi.

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER